16 Eylül 2013 Pazartesi

Okul Çantası Hazırlığı!!

Belki duymuşsunuzdur, bilgisayarımın adaptörünü bozdum. Haftalardır kullanamıyorum. E zaten bir de tembel bir insanım, haliyle blog falan güncellemedim. Demin Blogger'ın mobil uygulamasını yükledim ve bir şey yazayım bari dedim...

Her neyse, yaklaşık 3 saat evvel okulların açılacağı o güne girmiş bulunduk. Ben de yarın sabah çok üşeneceğimden çantamı geceden hazırlayayım dedim. Bazı şeyler hala ambalajında duruyor...


Okul çantam bu oluyor, geçtiğimiz Şubat'ta Londra'dan almıştım ve o zamandan beri sıkça kullanıyorum. Tatlı, kullanışlı ve rahat bir çanta bence ^-^

Gelelim içine koyacaklarıma...


İlk sırada defterler var:
Mavi defter kareli ve üzerine yapıştırdığım bir "Gentlemen Squirtle" var.
Ortadaki siyah-beyaz defteri Gon'dan almıştım, üzerinde Bahadır Baruter'in İstiklal Caddesi çizimi var, çizgisiz bir defter ve bu defteri referans alarak çizeceğim insan skeçleri için kullanacağım.
Sarı defteri yeni aldım, okuldaki karalamalarıma dolana kadar ev sahipliği yapacak.
Öndeki kırmızı-beyaz küçük defter ise benim ajandam, kıştan beri kullanıyorum ve bence aşırı tatlı *^*
 

Bunlar bu okul yılı için aldığım ve henüz kullanmadığım malzemelerin büyük çoğunluğu. 

Hadi yanıma alacaklarımı ayıklayayım!


Şimdilik yanıma Tipp-Ex, 3 uçlu kalem, 1 kutu 0.7 kalem ucu, 1 sarı fosforlu kalem, 1 tükenmez kalem, 1 minik stik yapıştırıcı, 2 silgi, 4 kurşun kalem, az bir miktar patafix, 2 set işaretleyici post-it ve bir adet not defteri alıyorum.


Bazı eski arkadaşları da ekleyince kalemliğimiz hazır~

Şarj aleti, cüzdan, ayna, mendil, dudak kremi, anahtar, akbil, cımbız, törpü, toka gibi ıvır zıvırları aldığımızda...


Ve ne olur ne olmaz yağmura karşı tedbirli olduğumuzda çantamızın hazırlığı bitmiş oluyor! Hadi bana iyi uykular~!

6 Temmuz 2013 Cumartesi

Converse + Kanatlar = Aww yeaah!

Merhaba ^-^ ask.FM'imde birkac gun once soz vermis oldugum yayini simdi yapabiliyorum anca, odami yine dagittim da... Neyse efendim, ben birkac gun evvel annemin bana kendinden yapiskanli EVA almasiyla birlikte beyaz deri Converselerime  ufaktan bir degisiklik yapayim dedim. Muhtemelen bilirsiniz, Adidas'in Jeremy Scott serisinde cok hos kanatli ayakkabilar vardi bir ara. Zamaninda fiyati yuzunden alamamistim, simdi ise param yeterdi fakat kendilerini bulamiyorum. Ben de gaza geldim ve Chucklarima bu EVAlardan kanat yapayim dedim. Sonuc bu oldu:


Begendim de yav... Bir de fotografini koyduktan sonra birkac kisi nasil yaptigimi sordu. EVAlari kanat seklinde kesip (kalibini alta koydum) once ustuste, sonra da ayakkabiya yapistirdim. Bi' numara degil yani...


EVAlari birbirine yapistirmak kolay oldu, cunku zaten arkalari yapiskanliydi. Ayakkabiya yapistirmak icin de bazi yerlerine sicak silikon siktim. Kolay~ 


Bir sonraki paylasimimda gorusmek uzere~! Babay!

5 Haziran 2013 Çarşamba

Rilakkuma Patlamasi~ +Kendi Defterinizi Yapin

Merhaba! Her zamanki gibi yine birkac hafta yayin yapmadim, gecen hafta paylasmayi planladigim defteri haliyle Gezi Parki olaylarina dalip unuttum. Demin birisinin paylasim yapmami istemesiyle biraz kafa dagitalim dedim ve paylasmayi planladigim defterle birlikte gecen gun kargoyla mousepadimin gelmesiyle farkettigim fazlaca Rilakkuma ivir zivirimi da gostereyim dedim.

Bir arada hos duruyorlar bence... Telefon kabini, anahtarligi ve anahtarlik olarak taktigim USB'yi gecen sene almistim. Defteri gecen ay yaptim, fareyi ve telefon susu-stylusu gecen ay aldim, mousepad gecen hafta geldi ve lambayla arkadaki minik dudak kremi kutusunu can sikintisindan dun yaptim. Satin aldiklarimi ya da benzerlerini alabileceginiz linkler:

Mouse: http://www.ebay.com/itm/221148228284
Mousepad: http://www.ebay.com/itm/281099738416
iPhone Kabi: http://www.ebay.com/itm/161003307984
USB: http://www.ebay.com/itm/140952709249
Anahtarlik: http://www.ebay.com/itm/170926388680
Stylus: http://www.ebay.com/itm/330867237608

Linkleri koymamin sebebi bosu bosuna hava atiyor gibi gorunmek istememem. Bu arada telefon kabini benimkinin modelinde bulamadim, fakat linkteki daha guzel bence. Defteri, krem kutusunu ve lambadakini ben yaptigim icin link veremiyorum, Fakat lambanin kendisi IKEA'dan, krem kutusunun kendisi de Watson's'dan. Deftere gelince, onu bu tutoriali kullanarak kendim yaptim:

Ben defterin onu icin kahverengi karton, arkasi icin eski bir defterden kesilmis siyah plastik defter kapagi kullandim, kagitlari da A6 yerine A5 boyutuda tuttum. Ardindan etiket kagidiyla burnunu yapistirdim ve gozlerini de murekkepli kalemle cizdim. Ve tadaa~


13 Mayıs 2013 Pazartesi

Decoden~ ^-^


Merhaba *-* Gecen yazimda bahsettigim "decoden isi" hakkinda bir guncelleme yapayim dedim. YouTube insanlari sagolsun bu olaya fazlasiyla heves ettim ve sonuclarindan oldukca memnunum. Daha erken paylasacaktim fakat bir telefon kabi daha yapayim dedim. Gecen ay yaptigim kulaklik ile ondan birkac hafta once yaptigim telefon kabim ile birlikte bir ucuncu decodenim olsun dedim.

Not: Kulakligi 50 liraya satiyorum, bilginize u.u


Pembe telefon kabi ilk decoden denemem, kendime yapmistim ve oldukca eskittim. Fakat gordugunuz uzere eskiyken de hic fena durmuyor. Gerci ustu yari seffaf ve parlak olan donutimin telefon kabinin koltugun arasindaki ilginc maceralarindan sonra opak ve mat olmasi beni biraz sinir etti ama halen kullaniyorum.

Kulakligim cok seksi oldugu icin yakindan da cekiyorum kendilerini.

Bu arada bu seye decoden dememem gerekiyor aslinda, cunku decodenin 'den' kismi Japonca telefon anlamina gelen 'denwa'dan geliyor, "decorated phone" demek kisaca. Fakat decodenlerin genel kremali ve yiyecekli suslemelerinin bir adi yok ve bunlara da decoden demek en mantiklisi gibi geliyor bana.


Bu da yeni yaptigim telefon kabi. Ilkinden cok daha fazla sevdim kendilerini, fakat bunu kullanmayacagim, satmak gibi bir planim var. Uzerindeki parcalar buyuk olmalarina ragmen yassi olduklarindan rahatsiz edici degiller. Yapmasi da oldukca eglenceliydi ayrica kendilerini....

28 Nisan 2013 Pazar

Merhaba merhabaaa *-*

Soyle ki, bloga bir sey yazma firsatini bulamadigimi soyleyebilirim. Bu ay benim icin cok da verimli degildi son zamanlarina kadar. Su siralar decoden isinyle ugrasiyorum ve bekledigimden cok daha iyi sonuclar elde ettim. Bu sebeple bunu insanlarla paylasabilmek amacli yakinda yaptiklarimi satmaya baslayacagim muhtemelen arkadasim Ege ile. Henuz bir telefon kabi ve bir kulaklik yaptim sadece fakat oldukca hos ve sevimliler. Bu beni gaza getirdi diyebilirim.

Ayni zamanda su siralar ekstra malzeme toplamanin pesindeyim. Daha fazla susleme malzemesine ihtiyacim var. Bu sebeple ciddi anlamda bir seyler apmak vakit alabilir. Bana sans dileyin bu konuda.

Bu yaziyi bir nevi blogu ayakta tutmak ve bu ayi bos birakmamis olmak icin yaziyorum aslinda. Yeterince guncellenmeden bekledigini dusunuyorum.

Evet. Bu sey bir yesil cayli KitKat. Guncelleme olur da can cektirici bir mama olmaz mi?

Her neyse, bugun yaptigim kulakliga birkac dokunus yaptiktan sonra burada da paylasirim :3 Babaay~

23 Mart 2013 Cumartesi

Tekrar Merhaba *-*

Merhaba! Bugun Bensu adindaki bir arkadasim bize geldi ve sekmelerden birinde Blogger'i gorunce kullanip kullanmadigimi sordu. Ben de ona henuz taze olan bu blogu gosterdim. Yazma seklimin sirin oldugunu ve reviewlar disinda da blog yayinlari yapmam gerektiginden bahsetti (ay ay utandim #u.u#). Hakli da bence. Review konusunda pek iyi olmadigimi yazilari okumus olan biri bilir.
Yazilari okumak demisken, sadece bir takipcim var ehe (selam sana takipci)! 
Neyse, ben arada buraya bir seyler yazarim muhtemelen. Mesela su siralar decoden isine merak saldim ve en yakin arkadaslarimdan biri, Ege ile haftaya bir seyler yapmaya baslayacagiz. O zamandan sonra bu blogu bir yerlerde paylasmaya baslayacagim. Belki goren olmustur, bu blogun linkinin bulundugu tek yer ask.FM aciklamam suanda, bu sebeple hic okuyucum yok. Yani gelip de "Bu ne diye kendi kendine konusuyor?" diyen olursa haklidir, opuyorum onu.

Bu sefer de bu waffle size benden gelsin, catlayin da geberin. Opucukler <3

22 Mart 2013 Cuma

Clannad / Clannad ~After Story~ Anime Reviewi


Gectigimiz haftalarda Clannad'i ve birkac gun evvel de ikinci sezor diyebilecegimiz Clannad ~After Story~'i bitirdim ve acikca soylemeliyim ki cok begendim. Tam olarak bi siralamaya yerlestirememis olsam da bu seri, favori 5 animemin arasina ikici sezonun ikinci ceyreginde girdi. Sebebi ise karakter cesitliliginden hoslanmam ve herkesin arkaplanlarina deginilmis olmasiydi.


Konusu basitce su sekilde:
Okazaki Tomoya bir gun okula giderken Furukawa Nagisa adinda bir kiz ile karsilasir. Bu kizin yanindan gecerken kiz "Anpan!" diye bagirir (bir tur Japon ekmegidir efenim anpan) ve bu bir sekilde Tomoya'nin dikkatini ceker. Nagisa biraz da okulu ne kadar sevdiginden bahseder, her ne kadar Tomoya kendisiyle zit dusunen tembel bir ogrenci olsa da ciddi sayilmaacak bir sure icinde arkadas olurlar. Birlikte okulda Tiyatro kulubu kurmaya calisirken birbirleri ve baska ogrenciler hakkinda bir suru sey ogrenirler ve bir suru arkadas edinirler.

Animeyi izlemis biri "Anlata anlata bunu mu anlattin?" diyecektir muhtemelen, ama spoiler vermemek icin kendimi zorladim. Cunku bu animeyi izleyecek kisiler bence doyasiya izlemeli, tadini cikarmali. Ozellikle de ikinci sezonu izlemeyi dusunuyorlarsa. Neden mi? Cunku yarisinda zaten aglamakli olacaksiniz.

Bana kalirsa animenin iki sezonu da oldukca iyi olmasina ragmen, ikinci sezonunu daha cok sevdim. Aglamayi pek sevmem ama yine de HIAAAAH! Guzeldi yani...

Not: Bu sey pek review olmadi aslinda ama olsun. Guzel anime guzel guzel, izleyin.

6 Mart 2013 Çarşamba

Working!! (aka: Wagnaria!!) Sezon 1 Anime Reviewı

Gectigimiz gunlerde birkac ay evvel yarida biraktigim Working!!'in birinci sezonunu sonunda bitirdim. Shoujo severler icin hos bir anime olabilir. Eger slice of life shoujolari seviyorsaniz, size gore olabilir. Bir restoranin gunluk yasantisini anlatiyor cunku anime. Konusu bakimiyla da Kaichou wa Maid-sama'yi oldukca andirdi bana. Ama dusununce, Maid-sama'da en azindan gelisen bir seyler vardi, bu biraz daha monoton; bu sebeple Working!! bana cok hitab etmedi ve pek akici gelmedi (Maid-sama'ya da pek bayilmamistim acikcasi).

Gelelim konuya:
Animenin bas karakteri 16 yasindaki lise ogrencisi Takanashi Souta ve garip bir sekilde Taneshima Popura adli kucuk gorunumlu bir kizla tanisip, yine bu kizin istegi uzerine Wagnaria adindaki restoranda calismaya basliyor. Ve olaylar karakterlerin kisiliklerinin farkliligi uzerinden ilerliyor.



Biraz evvel karakter fotograflari koyup onlari da tanitmayi dusunuyordum ki vazgectim, cunku animenin butun olayi karakterlerin absurdlukleri. Ayni zamanda sunu soylemeliyim ki, iki sezonluk shoujolara, "Tek sezon izleyeyim, ikinci sezon geyikle gecer zaten" diyen varsa, ikinci sezonu izlememis olmama ragmen soyleyebilirim ki, birinci sezonda bir b*k olmuyor. Cidden. Ama vakit oldurmek icin, hos karakterleri olan bir shoujo izlemek istiyorsaniz, 13 bolumluk Working!! aradiginiz sey olabilir.


3 Mart 2013 Pazar

Kendin Yap: Trafik Levhasi Tokalar!

Bugun "Working!!" izlerken giris jeneriginde bir kizin sacinda yanilmiyorsam bu tip bir sey gordum, geri sarip kontrol etmedim ama yanlis bile gormus olsam aklima bu tip tokalar yapma fikrini getirdi.

Oncelikle internetten bir miktar yol isareti buldum. Bunlar turlu seyler olabilir, 'dur' levhalari, kazi calismasi isaretleri, akliniza ne gelirse...


Oncelikle bu yol isaretlerini etiket kagidina yazdirdim, ama etiket kagidiniz yoksa normal ya da daha kalinca bir kagit kullanabilirsiniz. Aklima daha onceden almis oldugum bir miktar siyah toka geldi ve onlari buldum. Bu tip tokalar pek pahali olmuyor ve is goruyorlar, ama beni tavsiyem bunlar yerine ustu daha duz tokalar almaniz.

Ardindan kartona yapistimadan once etiket kagidindaki sembolleri kesip ayni kagida tekrar yapistirdim ki daha kalin olsun, fakat bu opsiyonel, siz direkt kartona da yapistirabilirsiniz. Etiket kagidi bu konuda biraz rahat oluyor cunku yapistirici ve onun yaratabilecegi puruzler ile ugrasmiyorsunuz.

Ardindan sembolleri kartondan da kesin. Fakat bence keserken oldukca keskin bir makas ya da maket bicagi kullanin ve zamaninizi kullanarak, yavas yavas kesin ki daha kusursuz ve profesyonel gorunsun.


 Yine opsiyonel olarak uzerilerine seffaf yapiskanli asetatlar yapistirabilirsiniz. Bu tokalarinizi daha dayanikli tutar ve az miktardaki sulardan da korur, bu tip bir seye para vermek istemeseniz de seffaf koli bantlari her zaman sizi kurtarabilir. Biraz daha ince olsalar da en ust yuzeyinin kagit olmasindan cok daha dayanikli olacaktir.


En  son asama ise sembollerimizi tokalara yapistirmak. Ben bunun icin sicak silikon kullandim; cunku silikon ucuz, dayanikli ve kolay donuyor. Sicak silikonun kartonu ve yapiskanli maddeleri kotu etkilememesi icin tokaya siktiktan sonra kartona yapistirmadan once 20-30 saniye beklettim. Eger sicak olmayan bir yapistirici kullanacaksaniz buna gerek yok.

Sonuc bu! Artik tokalarimiz kullanima hazir! Siz de kendiniz icin yapabilirsiniz. Isterseniz daha yaratici olup baska resimler de kullanabilirsiniz. Lutfen fotograflarini atin, iyi eglenceler!


24 Şubat 2013 Pazar

Ben bugun sirin seyler yaptim!

Evet! Sirin seyler yaptim. Gunun ortasinda sikildim biraz ve DeviantArt'a daldim. Orada sirin ne gorsem yapasim geliyor. Bir suru bildirimin arasinda aklima bir sey geldi ve aradim, "printables", en basta biraz 'tentacle porn' gormem gerekse de ileride harika seyler ile karsilastim. Ilki harika baykus kitap ayraclari! Harikalar! Buyrun:


Gorunce dayanamadim, oldukca fazla printer ugrasindan sonra basariyla cikartabildim. Ve bu da resmi oluyor:


Bence oldukca hos durdular, altlarindaki garip lekenin sebebi ise biraz koyulastirmis olmam, o kadar. Bu baykuslara ihtiyacin oldugunu hic sanmiyorum ama cok guzel ve dayanilmazlar, inkar edemezsiniz.

Kendi yaptigim baykuslarin hemen solunda birkac karalama va, belki dikkatinizi cekmistir. Onlar ise annemin kurabiye-pasta sayfasi Selda'nin Tatli Oykusu icin tasarladigim maskotun eskizleri. Dun sabah maskotun suratini cizdim ama bugun olara yeniden ihtiyacim oldu, cunku internette baska seyler gordum:

Bu seyleri internette gordugum birkac seyi modifiye ederek yaptim, Pigtails'in bedava printablelariydi ve uzerinde biraz degisiklik yaptiktan sonra kendi karakterimi ekledim, o tamamiyla bana ait kisaca. Etiket ve zarf tasarimi bedava oldugundan ve ben de kisisel amaclarla kullanacagimdan uzerinde degisik yapmam sorun cikartmaz. Neyse. Orada uzerinde ufacik ile oynamadigim bir sey var ki o sey cilek zarf! Asiri tatli! Buyrun:


Bunu da DeviantArt'ta buldum, cok sirin oldugunu dusunmekte hakliyim sanirim.

Baykus kitap ayraclari:
http://sash-kash.deviantart.com/art/Owl-Bookmarks-322158879

Cilek zarf:
http://browse.deviantart.com/art/Printable-StrawberryStationery-166381938


Bugunluk bu kadar yeter sanirim ^-^
Iyi eglenceler~!



19 Şubat 2013 Salı

The Girl Who Leapt Through Time (Toki wo Kakeru Shōjo) [時をかける少女] Anime Film Reviewı


Birkac ay evvel, uzunca bir süredir niyetlenip de izleyemediğim bir anime filmi olan The Girl Who Leapt Through Time'ı izledim. Oldukça da beğendim. Kısaca değerlendireceğim.

Filmin başları biraz tahmin edilebilir ilerliyor, malum fılmin adı "Zamanda Sıçrayan Kız"... Ve haliyle film, bir şekilde zamanda yolculuk yapma şansını kazanan Makoto Konna adlı şirin kızımız hakkında. Yardımcı karakterlerden en önemlileri ise Makoto'nun en yakın arkadaşları,  Chiaki Mamiya ve Kousuke Tsuda. Film ilerledikçe daha beklenilmedik şeylerle karşılaşıyorsunuz ve bu sıkılmanızı engelliyor.



Makoto Konna

Filmin ana fikri "Zaman hiç kimseyi beklemez.". Ve ana fikrini doğru bir şekilde destekliyor. Aynı zamanda da kendinden önce başkalarını düşünmeyi ders edinmek hakkında da diyebiliriz, her ne kadar bu derse çocukluğumuzdan beri alışık olsak da, güzel bir örnekti diyebilirim.

Çizimlere gelecek olursak; ne kötü, ne de harika. Fakat çizim konusunda takıntıları olan birinin bile rahatlıkla izleyebileceği yeterlilikte. Bu sebeple çizimleri 10 üzerinden puanlayacak olsam 7 verirdim.

Bu arada söylemeden edemeyeceğim, Kousuke beni benden aldı...



Evet, seme karakterlere karşı bir zaafım var...

Bu arada filmin en sonu hakkında SPOILER teorilerim var:
1- Chiaki bir süre sonra sevdiği için tekrar geri gelecek. (olası gibi)
2- Makoto zamanla yaşlanıp Chiaki'nin yaşadığı döneme kadar gelecek (pek olası değil, çünkü Chiaki'nin anlatış tarzı aradaki fark birkaç ya da en azından birkaç on yıl gibi değil, daha çok çağlar atlamış gibi)
3- Makoto, Chiaki'nin zamanına gitmenin bir yolunu bulacak.

Umarım yakın zamanda tekrar film reviewı yapma fırsatım olur ^-^ 

Merhaba!

Oncelikle bunu kim okur-eder bilmem ama soylemek istedigim ilk sey klavyemin Ingilizce oldugudur. EVET BU DURUM GERCEKTEN SINIR BOZUCU!! Yani klavyemi Turkce'ye ayarladigimda kolaylik olsun diye minik stickerlar yapistirdim klavyeme, ama hayir, farketmeden alismisim :< Bu sebeple boyle hafiften kotu gorunumlu oluyor yazdigim seyler. Okumak isteyince her turlu okunur zaten.

Neyse. Bu blogu acmamin sebebi cesit cesit bloglara kalkisip hicbirini tam olarak doldurmamis olmamdi. Ne varsa, ne yapmak istiyorsam bir yerde dursun dedim. DIY, review falan bir seyler. Bu sebeple sinirlayici bir ad koymadim bloga, iyi de oldu. Iste cilek fotografi da var surada, uzerine tiklayinca sahibinin linkine gidecektir (Rare-Pearl), neden mi koydum? Tabii ki de caniniz ceksin diye. >:3

Iyi eglenceler, umarim bu blog da ziyan olmaz~ Bahbay!